- birbirine çarpmak
зэолIэн, зэутэкIын, зэрэутэкIын
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
çatmak — i, ar 1) Odun, değnek, kılıç, tüfek vb. uzun şeylerden birkaç tanesini, tepelerinden birbirine çaprazlama dayayarak durdurmak Avlusunda silahlarını çatmış, ayaklarını germiş askerler var. F. R. Atay 2) Kereste vb.ni birbirine tutturmak 3) Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarpışmak — le 1) Birbirine çarpmak, tokuşmak Kompartımana girdi ve eşyalarını raflara koymaya çalışan Pervin le çarpıştı. H. E. Adıvar 2) nsz Vuruşmak, savaşmak Karşımıza çıkacak olan kuvvet, kim ve ne olursa olsun, behemehâl çarpışırız ve muvaffak oluruz.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırpmak — i, ar 1) Halı, kilim vb. şeyleri hızla ve kesik kesik silkelemek 2) nsz Kanatları hızla ve kesik kesik hareket ettirmek Kanat çırparken birden durulur, suya konarlar. H. Taner 3) İki şeyi birbirine çarpmak Ali Bey ellerini çırptı: Elif Hanım,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tokuşmak — nsz, le 1) İki şey birbirine çarpmak, çarpışmak 2) Kafa kafaya vuruşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
topuk çalmak — yürürken ayakların iç kemikleri birbirine çarpmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız tamburası çalmak — 1) sözle avutmaya, oyalamaya çalışmak 2) soğuktan dişleri birbirine çarpmak, çenesi titremek … Çağatay Osmanlı Sözlük